12 Ekim 2012 Cuma

...

elimden tut yürüt beni ,tıpkı bir zamanlar benim seni yürüttüğüm gibi.
bahçede gördüğüm manzaranın sadece bir tek karesini çekseydim ve yayınlasaydım böyle bir sancı çekmeyecektim .
zira kelimeler kifayetsiz kaldı o manzaranın karşısında.
 sanki yeni yürüyen bir bebeğe destek olur gibi elinden  tutan bir hanım.ayak ritmine uyamadığı için, çocuğun elinden tutan bir annenin kendi hızına yetişsin diye asılışı ve her seferinde bir kol boyu yavrunun uzakta kalışı geldi aklıma.
dedenin iç sesi ni duyargibiyim
yavaş! adımlarım küçük artık,
 tıpkı senin ilk yürüdüğün zamanlar gibi,
ben seni yürütürken ne kadar mutlu olurdum yavrum sen hiç mutlu görünmüyorsun ,
dur yavaş gücüm yok,affet bende sana yük olmak istemezdim.
bana öyle bakma acır gibi ,
ikinci çocukluğumu yaşıyorum ben .
-------------------------
bir zamanların iş fırtınası  artık     yatakta  .eski günlerden kalan sadece yıpranmış bir vucut ve hırpalanmış bir ruh .kendini bütün gün uykuya versede.bu haliyle senelerin yorgunluğunu atacakmış gibi gözüksede,rüyaların da yine koşturur hep  o.
---------------------
hep çekiştikleri gelinin eline muhtaç şimdi o nine.pişireceği bir kap yemeğe vereceği bir bardak suya ve daha da ötesi altından alınacak bezde bile o ele muhtaç.bir dinleseniz sanki ruhu hala eşi yle evlendiği o taze günlerde ve ruhu hala eşini kaybettiği günlerdeki gibi acı çekiyor.oysa mustafası öleli 65 yıl oldu .tek umudu ona cennette kavuşmak.
------------------------
zaman ne hızlı geçiyor ,bir gün çocukken bir gün (ömür olursa) ihtiyar oluveriyoruz.ve biz her şeyi hızla tüketiyoruz .herşeyi ama herşeyi.

2 yorum:

  1. Hayat çok zor.. sürgün hayatı yaşıyoruz bu çok açık:(

    YanıtlaSil
  2. Durmak yok yola devam madem hayat oyle veya boyle bitiyor gucumuz sagligimiz varken kendimiz icin Allah icin insanlar icin yapacagimiz cooook sey var

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...